Günümüzde afetlerle baş edebilmek ve afet zararlarını en aza indirmek için kalabalık ve gelişmiş ülkelerde afet yönetim sistemleri topluma yaygınlaştırılarak toplum içerisine katılmıştır. Bu sayede kısa vadede afetlerin sebep olduğu can ve mal kayıpları olabildiğince önlenmiş, uzun vadede de çok daha hızlı toparlanma, normal hayata dönüş sağlanmıştır.
Topluma dayalı afet yönetim sistemi, sistemin dört evresinde de toplumun kısmen bulunmasını benimser. Bireyden topluma tüm kesimler bu sistemin içerisinde yer alır. Sistemin çalışmaları sadece kurumsal faaliyetlerle sınırlı değildir. Vatandaş, öğrenciler, sivil toplum kuruluşları (STK) ve toplumsal çalışmalarla da bütünlük içerisindedir.
Bireyler afet olaylarından en fazla etkilenen kesim olduklarından risklerin yönetiminde de rol almalıdırlar. Herhangi bir afet anında kritik olan ilk 72 saat içerisinde bireylerin yetkililerden herhangi bir yardım beklemeksizin müdahale çalışmalarını yürütebilmeleri için de toplumsal güç birliği önemlidir (Okazaki, 2004).
İşte bu nedenlerle toplumu oluşturan bireylerin, olası afetler veya ani olaylarla karşılaştıklarında nasıl davranacakları konusunda eğitilmeleri önemlidir. Kişisel korunma yöntemlerinin, afet anı ve sonrasında yapılacakların toplum tarafından bilinmesi, karmaşa anında kurumsal çalışmaların da kolaylaştırılmasına katkı sağlayacaktır (Aytun, 2005).
Toplum tabanlı afet yönetim sistemlerinde toplumun, yaşam alanları içerisinde tehlike yaratan unsurlar konusunda bilgilendirilmeleri, risk azaltma çalışmalarına dahil edilmeleri, gerek yapısal gerekse yapısal olmayan tehlikeler hakkında eğitilerek bir bilinç ve farkındalık oluşturulması gerekmektedir.
İlk yardım, tıbbi tedavi, yangın söndürme, arama ve kurtarma, telsiz haberleşmesi, bilgi toplama, raporlama ve dokümantasyon, yiyecek ve su hazırlama, dağıtma, barınak oluşturma ve psikolojik destek gibi afete hazırlık becerileri kazanılmalıdır. Afet zararlarının azaltılması için önlemler tüm seviyelerdeki her sosyal katman için gereklidir. Korunma kültürü oluşturmak için harekete geçecek paydaşlar değişik sektörlerden olmalıdır.
Afet zararlarını en aza indirgemek için temel yardımlaşma üçgeni (Cakın, 2010)
Bir Korunma Kültürü Oluşturabilmek İçin;
* Toplumun afet bilincinin yükseltilmesi,
* Olum ve maddi kayıpları azaltacak önlemlerin alınması,
* Dışarıdan yardım gelinceye kadar, birbirine yardım edecek olan toplumsal kapasitenin artırılması,
* Toplumun direncinin artırılması – normal hayata dönüş surecinin hızlandırılması
Afet Zararlarının Azaltılmasında Paydaşlar ve Rolleri
Afet zararlarının azaltılması paydaşlar/aktörler (Victoria, 2002; Cakın, 2010)
Kentsel toplumlar, mahalle, site, işyeri, okul veya mezun dernekleri, hemşehrilik dernekleri, meslek, sanayi ve ticaret odaları, federasyonlar, STK’lar, gönüllüler ve diğerleridir ve zarar azaltma girişimleri ve önlemler için uygun olan toplumlardır.
Kaynakça:
Aytun, A. ‘‘Depremden Kişisel Korunma’’, Sivil Savunma, Sayı 179, 12- 16, (2005).
Çakın, O., 2010, Afet Yönetimi Ders Notları, Kocaeli Üniversitesi.
Victoria, L.P., 2002, Community Based Approaches To Disaster Mitigation, ADPC, Regional Workshop on Best Practices in Disaster Mitigation.